35,3748$% 0.03
36,5292€% -0.21
3.014,09%0,13
4.946,00%-0,12
19.725,00%-0,15
2.658,09%0,31
9.890,76%-0,82
3347451฿%-2.20851
08 Ocak 2025 Çarşamba
ABD’nin Kaliforniya eyaleti alevlerle mücadele ediyor. Ormanlık alanda başlayan yangın, Los Angeles kentinin Hollywood bölgesinde ilerliyor. Aralarında ünlülerin de bulunduğu yaklaşık 30 bin Los Angeles sakini, Pasifik Palisades’i saran alevler nedeniyle evlerini tahliye etme emri aldı. Kaliforniya Valisi Gavin Newsom, ilk müdahale ekipleriyle görüştükten sonra olağanüstü hal ilan etti.YANGININ YIKICI ETKİLERİ KAMERAYA YANSIDIBölgeye gönderilen yüzlerce itfaiye ekibi alevlere müdahale etmeye çalışırken, yangının yıkıcı etkileri kameraya yansıdı. Bölgede görev yapan bir itfaiye görevlisi tarafından araç içerisinden kaydedilen görüntülerde, cadde üzerinde yer alan lüks konutların hemen hemen tamamının alevler tarafından sarıldığı görüldü.Haberler.com / Umut Halavart – Dünya Doğal Afetler Orman Yangını Kaliforniya İtfaiye Güncel Yaşam Dünya
İstanbul Ümraniye’de çıkan çatışmada polis memuru Şeyda Yılmaz’ı (27) şehit eden sanık Yunus Emre Geçti (19) hakkında mahkeme kararını verdi. AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET VE 26 YIL 9 AY HAPİS CEZASISanık, şehit polis Şeyda Yılmaz’a karşı “Görevli memura karşı kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, polis memuru K.H.S.’ye karşı, “Görevli memura karşı kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan 20 yıl, annesi Pınar Geçti’ye karşı “Olası kastla yaralama” suçundan 3 yıl, “Görevi yaptırmamak için direnme” suçundan 3 yıl 9 ay hapis ile cezalandırıldı.HAYVAN TAŞIMA ARACIYLA ADLİYEYE GÖTÜRÜLMÜŞTÜYakalandıktan sonra emniyette işlemleri tamamlanan Geçti, iki kadın polis memuru eşliğinde üzerine çöp poşeti geçirilmiş halde emniyet müdürlüğü binasından çıkarılmıştı. Kadın polisler, meslektaşlarını şehit eden Geçti’yi Çevre, Doğa ve Hayranları Koruma Büro Amirliği’nin tehlikeli köpekleri taşımak için kullandığı araca bindirerek adliyeye sevk etmişti. NE OLMUŞTU? Ümraniye’de 22 Eylül 2024’te “motosiklet hırsızlığı” suçundan yakalanan ve sonrasında firar eden Yunus Emre Geçti, Ihlamurkuyu Mahallesi’nde yakalanarak muhafaza altına alınmaya çalışıldığı esnada görevli memurlar arasında arbede yaşanmıştı. Çeşitli suçlardan 26 suç kaydı olan Geçti, görevli memurun silahını alarak polise ve çevredeki vatandaşlara ateş açmıştı. Yaşanan çatışmada polis memuru Şeyda Yılmaz şehit olmuştu. Olgun Kızıltepe Haberler.com – Güncel Ümraniye Güncel Polis
28 Aralık Cumartesi Günü İmralı Adası’nda terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan’la görüşen DEM Parti’nin İmralı heyeti, daha sonra TBMM’de grubu olan siyasi partileri ziyaret etti. Sırrı Süreyya Önder, Pervin Bulvan ve Ahmet Türk’ten oluşan heyetin Meclis’teki görüşme trafiği tamamlandı. HEYET ÖNCE DEMİRTAŞ SONRA YÜKSAĞ’I ZİYARET EDECEKDEM Parti’den yapılan açıklamada, “DEM Parti İmralı Heyeti, 11 Ocak Cumartesi günü önceki dönem HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ı Edirne Cezaevi’nde, 12 Ocak Pazar günü ise önceki dönem HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ’ı Kandıra Cezaevi’nde ziyaret edecektir. Görüşme saatleri netleştikten sonra ayrıca paylaşılacaktır” ifadelerine yer verildi. Görüşmelerde yaşanan süreç Demirtaş’a ayrıntılı şekilde aktarılacak. DEM Partili heyet görüşmelerin ardından kapsamlı bir açıklama yapacak. BİR DAHA İMRALI’YA GİDECEKLERHeyetin bir kez daha İmralı Adası’na giderek süreci genel hatlarıyla Öcalan’a da aktarması bekleniyor.ŞİMDİYE KADAR YAPILAN ZİYARETLERİmralı heyeti ilk olarak ilk olarak 2 Ocak’ta TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüştü. 6 Ocak’ta ziyaretlerine devam eden heyet önce Gelecek Partisi ile daha sonra Meclis’te AK Parti grup Başkanı Abdullah Güler başkanlığındaki heyetle ve Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan ve beraberindeki heyetle bir araya geldi. Heyet son olarak 7 Ocak’ta TBMM’de CHP’yi, daha sonra DEVA Partisi’ni en son ise Yeniden Refah Partisi’ni ziyaret etti. Olgun Kızıltepe Haberler.com – Güncel Selahattin Demirtaş Figen Yüksekdağ Kandıra Cezaevi İmralı Heyeti Cumartesi DEM Parti Cezaevi Edirne İmralı Güncel Pazar
Eyüpspor Teknik Direktörü Arda Turan, Anadolu Ajansının (AA) gözünden 2024’e damga vuran olaylara ait ve yaşama dair fotoğrafların yer aldığı “Yılın Kareleri” oylamasına katılarak oyunu kullandı.Arda Turan, AA muhabirleri ve foto muhabirlerinin yurt içinde ve dışında 2024 yılı boyunca çektiği, “Roketsan, Turkcell Lifebox ve Sony” katkılarıyla hazırlanan “Haber”, “Doğal Yaşam ve Çevre”, “Spor”, “Günlük Hayat” ile bu yıla özel eklenen “Özgür Suriye” kategorilerindeki fotoğrafları inceledi.”Özgür Suriye” kategorisinde, Emin Sansar’ın “Listeler” fotoğrafına oy veren Turan, “Doğal Yaşam ve Çevre” kategorisinde Şebnem Coşkun’un “Buzun üstünde, suyun altında” fotoğrafını oyladı.”BU FOTOĞRAF BENİ ÇOK ÜZDÜ”Eyüpspor Teknik Direktörü Arda Turan, “Günlük Hayat” kategorisinde İsa Terli’nin “7 tepe, 5 minare, 1 kule” fotoğrafını tercih ederken, “Spor” kategorisinde ise İsveçli atlet Armand Duplantis’in olimpiyat rekoru kırdıktan sonra Yusuf Dikeç pozu verdiği, Mustafa Çiftçi’ye ait “Olimpiyat Pozu”nu beğendiğini belirtti.Turan “Haber” kategorisinde ise fotoğraf seçmekte zorlanırken, İsrail’in Gazze’ye saldırılarını gösteren 2 fotoğraf arasında kaldı.Ali Jadallah’ın “O bakış” ve Ashraf Amra’nın “Masumiyet” fotoğrafları arasında kalan Turan, oyunu “Masumiyet”ten yana kullandı.Kendisini en çok etkileyen fotoğrafın “Haber” kategorisindeki fotoğraflar olduğunu söyleyen Turan, “Tabii ki savaşın her türlüsü kötü. Hiçbir insanın ölmesini, yaralanmasını istemeyiz. Çocukların maalesef savaştan dolayı yaralanması, İsrail’in zulmü beni çok üzdü. Bu fotoğraf beni çok üzen bir fotoğraf oldu. Oylamada en beğendiğim diyemeyeceğim ama en kalbime dokunan bu ve buna benzer diğer fotoğraf oldu. Bu kardeşimizin bakışı, gözlerindeki korku ve masumiyet beni çok üzdü ve etkiledi.” ifadelerini kullandı.Anadolu Ajansının (AA), İsrail’in Gazze’de işlediği suçları tüm açıklığıyla ortaya koyan ve temel delil niteliğinde olan görsellerin yer aldığı “Kanıt” isimli kitap için de yorum yapan Turan, “Haksızlığın karşısında durmak önemli. Anadolu Ajansı’nın foto muhabirlerini ve emekçi gazetecileri bu konuda tebrik ediyorum. Bir haksızlığın karşısında durmak çok önemli bir değer. Yaptıklarından dolayı herkesi tebrik ediyorum” dedi.Kaynak: AA / Bozhan Memiş – Güncel Anadolu Ajansı Arda Turan Eyüpspor Güncel Yaşam Gazze Spor
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi, uluslararası bir sigara şirketinin ürettiği sigarayı uzun yıllar kullanan ve sigaradaki zehirli maddelerin etkisiyle kronik akciğer hastalığına yakalanarak vefat eden kişinin kızına 500 bin lira manevi tazminat ödenmesine karar verdi.Dava dosyasına göre, avukat Senem Ülküm Yılmazel’in babası Adnan Yılmazel, 2017’de “KOAH” (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı) nedeniyle vefat etti.Yılmazel, babasının 50 yıldan fazla aynı marka sigarayı kullandığı, sigara içeriğindeki nikotin ve benzeri maddeler nedeniyle bağımlılıktan kurtulamadığı ve sigaranın etkileri nedeniyle vefat ettiği gerekçesiyle, uluslararası bir sigara şirketi hakkında Ankara 11. Tüketici Mahkemesinde 1 milyon liralık manevi tazminat davası açtı. İlk derece mahkemesinin sigara şirketinin davacıya 10 bin lira manevi tazminat ödemesine hükmetmesinin ardından taraflar dosyayı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesine taşıdı.BABASINI KOAH NEDENİYLE KAYBETTİDaire kararında, ilgili markanın sigarasını kullanan davacının babasının, tütün ve sigaraya eklenen başkaca kimyasalların da etkisiyle bağımlı olduğu, uzun yıllardır kullanım sonrasında KOAH’a yakalanan davacı yakınının vefat ettiği hatırlatıldı.ULUSLARARASI KARARLAR TÜRK HUKUKUNU ETKİLİYORAmerika Yüksek Mahkemesinde görülen davalardan örnekler verilen kararda, bu davaların Türk Hukuku açısından bağlayıcı olmasa da tıbbın ve bilimin objektif kuralları ile saptanıp varlığı ispatlanan vakıaların Türk yargı uygulamasında görmezden gelinmesinin mümkün olmadığı belirtildi.Davacının babasının 50 yıldan uzun süre sigara kullandığının tanık beyanları ve dosyadaki delillerden sabit olduğuna işaret edilen kararda, 6502 sayılı Tüketicilerin Korunması Hakkında Kanun’a göre, üreticilerin, insan sağlığı açısından asgari güvenlik koşullarını sağlayan güvenli ürünler üretmekle yükümlü olduğu vurgulandı.Kararda, tüketicilerin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda da “Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” düzenlemesinin bulunduğu hatırlatıldı.AYIPLI ÜRÜN TESPİTİBu minvalde yapılan değerlendirmede, davacının babasının ölümünün davalı şirketin ürettiği ve ayıplı olarak kabul edilebilecek ürün tarafından meydana geldiği ve zararın fiziksel olduğu sonucuna ulaşmamak için bir neden olmadığı ifade edilen kararda, “Davalının davranışı, Türkiye’de üretime başladığı tarihten itibaren davacının babasının sağlığına karşı kayıtsızlıkla uzunca bir süre boyunca tekrarlanmıştır. Nikotinin sigara içenleri zararlı davranışlarının rasyonalize edilmesine karşı oldukça savunmasız hale getiren bağımlılık yapan bir madde olduğu ve bağımlılık etkisi nedeniyle davacının babasının fiziksel ve psikolojik olarak ve sonunda ekonomik olarak savunmasız olduğu da açıktır.” tespiti yapıldı.”TEHLİKELİ OLDUĞUNU BİLE BİLE…”Davalı şirketin, tehlikeli bir ürün olduğunu bilerek sigara üretmeye devam ettiği, bağımlılığa ve hastalığa neden olan ürüne tatlandırıcı tarzında kimyasallar eklemek suretiyle ürünü içici açısından cazip hale getirdiği aktarılan kararda, “Hatta davalının daha az zararlı olduğunu reklamlayarak light sigaralar dahi ürettiği hatırda tutulduğunda, davalının eyleminin yani binlerce insanın bağımlılıkları nedeniyle öleceğini bilerek ayıplı bir ürünün pazarlanmasının, insan hayatı için tehlikenin kusurlu bir şekilde göz ardı edildiğinin kanıtıdır.” değerlendirmesine yer verildi.İNSAN HAKLARINA DOĞRUDAN MÜDAHALEKararda, davalı şirketin, ürünün zararlarına ilişkin tüketiciyi bilgilendirici işaret ve açıklamaların ürün paketleri üzerinde bulunduğu, davalının yürürlükteki teknik mevzuata uygun olarak üretim ve satış yaptığı, davacının babasının da tüm riskleri bilerek uzun yıllar sigara içmeye devam ettiğini belirterek sorumsuzluk savunmasında bulunduğu anlatıldı.”ÖLECEKLERİNİ BİLE BİLE PAZARLADILAR”Buna karşın, davalının davranışının, Türkiye’de üretime başladığı tarihten itibaren davacının babasının sağlığına karşı kayıtsızlıkla uzunca bir süre boyunca tekrarlandığı aktarılarak, şöyle devam edildi: Nikotinin sigara içenleri zararlı davranışlarının rasyonalize edilmesine karşı oldukça savunmasız hale getiren bağımlılık yapan bir madde olduğu ve bağımlılık etkisi nedeniyle davacının babasının fiziksel ve psikolojik olarak savunmasız olduğu, tehlikeli olduğunu bildiği ürünü cazip tatlar ve yumuşak içimler gibi yollarla kusurlu ürününü binlerce insanın bağımlılıkları nedeniyle öleceğini bilerek pazarlanması ve insan hayatı için tehlikenin kusurlu bir şekilde göz ardı edildiği gözetildiğinde, davacının babasının sigara içmeye devam etmek konusundaki seçiminin davalının eyleminin kınanabilirlik derecesini ortadan kaldırmayacağı açıktır. Diğer bir deyişle, sigara endüstrisinin ve özelde eldeki davanın davalısı şirketin ürettiği ürünün kusur derecesi ile bu kusur dolayısıyla tehdit altında bulunan insanların sayısı ve bu insanların hayatlarının risk altında olmasının davalıya sağladığı ayrıca bir ispata gerek olmayacak kadar açık ekonomik avantajın/karlılığının boyutları dikkate alındığında; davacının babasına yüklenebilecek müterafik kusur, davalının tazminat sorumluluğunun parasal miktarının belirlenmesinde takdiri bir neden olarak ele alınabilir ise de tazminatı tamamen engelleyecek bir faktör olarak görülemez. Kaldı ki, vazgeçilemez ve devredilemez nitelikteki en temel insan hakkı olan yaşam hakkının salt ilgilinin rızasının varlığı gerekçesiyle ihlal edilebileceğini düşünmek, gerek Anayasamızın 17/1 maddesi gerekse AİHS’nin 2. maddesi uyarınca mümkün değildir.MANEVİ TAZMİNAT TUTARI ARTIRILDIÜretici tarafından, ölüme yol açacağı muhakkak kuvvette sabit olan kusurlu/ayıplı ürün ve hizmetin tüketici tarafından satın alınması/satın alınmaya devam edilmesinin üreticiyi sorumsuz kılacağının kabul edilemeyeceği belirtilen kararda, “Davalı tarafından üretilerek satılan sigara ve tütün maddesinin bağımlılık yapıcı etkisi nedeniyle, içinde davacının babasının da bulunduğu bireylerin, sigara kullanmaya bir anlamda içsel olarak zorlandıkları, tam olarak bağımsız bir iradeden ve seçimden söz edilemeyeceği gibi bu içsel zorlamaya neden olan bağımlılığın davalıca bilindiği halde yıllara sari kayıtsızlıkla üretim ve arzın yapılmaya devam edildiği gözetildiğinde davacının babasının eyleminin davalıyı tazminat sorumluluğundan tamamen kurtardığını söylemek adalet ve hakkaniyetle bağdaşmayacaktır.” denildi.Ölüme neden olacak kadar ayıplı olduğunu bildiği ürünü kayıtsızlık düzeyinde üretim ve satışını yapan şirketin, eyleminin ulusal ve uluslar üstü mevzuat ile kayıtsız ve şartsız koruma altına alınmış olan yaşam hakkına doğrudan bir müdahale teşkil ettiğinin vurgulandığı kararda, davalının kusurlu olduğunun kabulünün gerektiği bildirildi. Daire, ilk derece mahkemesince davacı için belirlenen manevi tazminat tutarının düşük olduğunu belirterek, sigara şirketinin davacıya 500 bin lira manevi tazminat ödemesine hükmetti.Kaynak: AA / Cemil Murat Budak – Güncel Ekonomi Türkiye Ekonomi ankara Hukuk