Telif hakları sempozyumu sona erdi

Sempozyumdaki oturumlarda 1 Ocak 1952 tarihinde yürürlüğe giren 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) ve 1995 ve 2001 yıllarında yapılan güncellemelerden hareketle, mevcut telif yasasının sinema endüstrisinin meselelerine yeterliliği tartışıldı. Edebiyattan müziğe bütün dünyada tartışmalara neden olan yapay zeka teknolojisindeki gelişmelerin sinema sektörünün geleceğini nasıl etkileyeceğinin de gündeme getirildiği sempozyumda, yurt dışındaki örnek davalar üzerinden hukuki alanda atılması gereken adımlar hukukçukular tarafından dile getirildi.'TELİF ÇALIŞAN AKADEMİSYENLER DESTEKLENMELİ'DOU Çengelköy Yerleşkesi'nde gerçekleşen sempozyumun sunumunu Doç. Dr. Nermin Özcan gerçekleştirdi. Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Telif Hakları Derneği Başkanı Cafer Vayni, telif alanındaki problemlerin çözümü için öncelikle bu alanda çalışma yapan akademisyenlerin kurumlar tarafından burs gibi imkanlarla desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Vayni, Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü'nün dört yıldır gerçekleşen sempozyuma verdiği desteğin önemini vurgulayarak, birçok hukukçunun ve akademisyenin görüş sunduğu etkinliğin çıktılarının kültür sanat sektörünün kronik telif sorunlarının çözümü adına önemli bir veri oluşturduğunu, yol gösterici olduğunu belirtti. Vayni, etkinliğin paydaşlarından Doğuş Üniversitesi'ndeki akademisyenlerin telif alanında öncü çalışmalar yaptığının altını çizerek, sempozyuma üç yıldır ev sahipliği yapan üniversite yönetimine teşekkür etti. SEMPOZYUMDA NELER KONUŞULDU?BİRİNCİ OTURUMDA ESER SAHİPLİĞİ TARTIŞILDI'4. Telif Hakları Sempozyumu'nun oturum başkanlığını Prof. Dr. Füsun Nomer Ertan'ın yaptığı ilk oturumunda, Prof. Dr. Alper Gümüş, Dr. Öğr. Üyesi Ender Türk, Av. Ceren Kalı sinema eserinin ilk adımlarından biri olansenaryo örneğinden yola çıkarak, mevcut telif yasasındaki maddeler çerçevesinde sinema eseri sahiplerinin anayasal haklarını tartıştı. İKİNCİ OTURUMDA YEŞİLÇAM'IN USTALARININ HAK KAYBI KONUŞULDUBaşkanlığını Prof. Dr. Fülurya Yusufoğlu Bilgin'in yürüttüğü ikinci oturumda, Av. Hanife Güven, Dr. Arş. Gör. Büşra Ş. Aydın, Av. İsmail Murat Kaban tebliğ sundu. Tebliğlerde Kemal Sunal, Safa Önal gibi usta sinemacıların kamuoyunda yankı bulan davaları üzerinden, telif yasasındaki 1995 tarihli değişiklik öncesinde üretilen eserlerin ve bu eserlerde yer alan sanatçılarınyaşadığı hak kaybı gündeme getirildi. ÜÇÜNCÜ OTURUMDA DİJİTAL DÜNYANIN GETİRDİĞİ SORUNLAR TARTIŞILDIProf. Dr. M. Serhat Sarısözen'in başkanlık ettiği üçüncü oturumda Prof. Dr. Mustafa Topaloğlu, Av. Müge Çetin, Dr. Öğretim Üyesi Özgür Memişoğlu, Türk hukuku ve uluslararası hukuk açısından film müzikleri ve dijital dünyadaki kullanımları, televizyon programlarının kanunen korunması üzerine görüşlerini paylaştı.DÖRDÜNCÜ OTURUMUN KONUSU HAK İHLALLERİ OLDUİlk günün başkanlığını Prof. Dr. Hamedi Zafer'in yürüttüğü son oturumunda ise, Dr. Öğr. Üyesi Yağız Yavuz, Dr. Adnan Çavuş, Asım Ekrem telif davasında delil ve ispattan, hak ihlallerine ve dijital dünyadaki hak ihlallerine karşıfikirlerini örnekler üzerinden aktardı. BEŞİNCİ OTURUMUN ODAK NOKTASI YAPAY ZEKA TEHLİKESİSempozyumun 30 Kasım Cumartesi günü gerçekleşen ikinci günü sinema sektörünün karşılaştığı yeni bir sorun olan yapay zeka konusunun masaya yatırıldığı oturumla başladı. Oturumu yöneten Prof. Dr. Alper Gümüş, yapay zekanın insanın yaratıcılığına etkisi üzerine düşünülmesi gerektiğini vurgulayarak, gelişiminin nereye evrileceği henüz bilinmeyen bu teknolojiye dair sorulacak soruların gelecekte çizilecek yol açısından büyük önem taşıdığını vurguladı.'SENARYO YAZIYOR, İNTİHAL RİSKİ DOĞUYOR'Doç. Dr. Sinan Bayındır da tebliğinde yapay zeka tarafından yazılan senaryolardaki telif hakları ihlallerine değinerek, yarım asırlık bir kanun ile dijitalleşmenin getirdiği problemleri ele almanın kolay olmadığının altını çizdi. Yapay zeka ile senaryolar yazıldığını hatırlatan Bayındır, bu uygulamanın gerçek yazarlardan intihale yol açabildiğini, öte yandan yapay zekanın intihalleri tespit eden bir araç da olabildiğine dikkati çekti. 'MÜZİĞİMİZİ YAPAY ZEKADAN KORUMAK İÇİN ULUSLARARASI MUTABAKAT ŞART'Dr. Öğr. Üyesi Çağatay Çınar da, yapay zeka ile üretilen müzik eserlerinin sinema eserlerinde kullanılmasından doğan cezai sorumluluk konusuna değindi. Yapay zeka tabanlı birçok müzik programı üretildiğini vurgulayan Çınar, yurt dışında bu konuda birçok tartışma yaşandığını ve mahkemelere taşındığını aktırdı. Çınar, Türkiye'de de telif yasasında bu konuda yeni düzenlemeler yapılması zorunluluğunu vurguladı. Çınar, Avrupa Birliği'nde çeşitli adımlar atıldığını, İngiltere gibi ülkelerin yeni düzenlemelerle müziklerini koruma altına aldığını vurgulayarak, Türkiye'nin de uluslararası mutabakat yaparak yapay zekaya karşı kendi müziğini koruma altına alması gerektiğini kaydetti. 'SES KLONLAMA KONUSU YASAYA İŞLENMELİ'Av. Sertaç Oğul da, yapay zeka temelli ses klonlama uygulamasının film endüstrisine etkisini masaya yatırdı. Artık gerçek kişinin 15 saniyelik bir ses kaydının yeterliği olduğunu, yapay zekanın o kayıt üzerinden uzun metinleri okuyabildiğini aktaran Oğul, telif yasasındaki işlenme eser kanununu irdeledi. Oğul, mevcut kanunun yapay zekanın doğurduğu sorunu karşılayamayacağını belirtti. 'ELİMİZDE İÇTİHAT YOK O YÜZDEN YURT DIŞINI BAZ ALIYORUZ'Av. Nihan Güneli de, Türkiye'deki mevzuatın sinema eserlerinde yapay zeka kullanımını derinlemesine konuşmayı mümkün kılmadığını vurguladı. Dijital Dönüşüm Ofisi'nin bu alandaki eksikliği gidermek adına çalışmalar yürüttüğünü hatırlatan Güneli, Türkiye'de bukonuda içtihat olmadığı için güncel gelişmelerin ancak yurt dışındaki örneklerden alınabildiğini aktardı. PANELE SİNEMACILARIN TOPLANAMAYAN TELİFLERİ DAMGA VURDUSempozyumun son etkinliği olan ' Sinema Endüstrisinde Güncel Sorunlar' başlıklı panelini ise Telif Hakları Derneği Başkanı Vayni yürüttü. Panelde konuşan Prof. Dr. Aytekin Can, kısa film ve belgeseler alanındaki telif sorunlarına dair kendi deneyimlerinden yola çıkarak bir değerlendirme yaptı. Can, sinema sektörünün geçmiş ve gelecekteki sorunlarının çözümü adına Türk Sinema Kurumu kurulması gerektiği görüşünü aktardı. 'MESLEK BİRLİKLERİ BİR ARAYA GELMELİ TELİF TOPLAMALI'Türkiye Sinema Eseri Sahipleri Meslek Birliği (SESAM) Başkan Yardımcısı Nil Gürpınar da, halihazırda Türkiye'de sinema alanında kurulmuş 11 meslek birliği olduğunu ancak bu birliklerin sinemacılar adına telif toplar hale gelemediğini aktardı. Gürpınar, müzisyenlerin meslek birliklerinin bir araya gelerek bu sorunu çözdünü ve telif toplar hale geldiğini vurgulayarak, sinema alanındaki birliklerin de ortak hareket eder hale gelmesinin önemini vurguladı.'YURT DIŞINDA GÖSTERİLEN DİZİLERDEN TELİF ALIYORUZ'Sinema ve Televizyon Eseri Sahipleri Meslek Birliği (SETEM) Başkanı Mehmet Güleryüz de, son üç yıldır Türk dizileri üzerinden birçok ülkeden telif alınmaya başlandığını belirterek, durumun umutsuz olmadığını ancak sanatçının kutsal bir hakkı olan telif hakkı konusunda kararlı ve ilkeli bir şekilde mücadele etmek gerektiğini ifade etti. 'HOLLYWODDA ÜRETİM TIKANDI, YAPAY ZEKA FİLMLER BAŞLADI''Gladyotör' ve 'Hugo' filmleri ile görsel efekt dalında iki kez Oscar'a layık görülen yapımcı, yönetmen senarist ve oyuncu Metin Güngör de, yapay zekanın geçmişte de görsel efektlerde kullanılan bir program olduğunu vurgulayarak, ne kadar gelişse de bir kullanıcıya ihtiyacı olduğunu söyledi. Güngör, son bir yıl içinde Hollywood sinemasının kan kaybettiğini söyleyerek, üretimin tıkandığını ancak bu durumun yapımcıların ve büyük şirketlerin işine geldiğini ifade eddi.'Avatar'ın yönetmeni James Cameron gibi bir ismin bile yapay zeka ile film yapabilir hale geldiğini vurgulayan Güngör, "Sanatçılar olarak şaşkınız" dedi. 'TELİF HAKKININ ÇÖZÜMÜ ÖNCE EĞİTİMDE AHLAK'Prof. Dr. Sedat Şimşek de, insanlar uymadığı sürece kanunların ne kadar iyi olduğunun bir anlamı olmadığı görüşünü aktardı. Şimşek, "Biz insanları iyi eğitirsek telif haklarının üstesinden geliriz. Eğitimde ahlakı öğrencilerimize kazandırırsak telif hakları gibi konularla uğraşmayız" dedi. 'KANUN GÜNCELLİĞİNİ MUHAFATA ETMEYE ÇALIŞIYOR ANCAK UYGULANMASINDA SORUN VAR'Panel sonunda Telif Hakları Genel Müdürlüğü Mevzuat ve Meslek Birlikleri Daire Başkanı Şükriye Şirin de konuklara hitap etti.5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun eski olmakla birlikte güncelliğini muhafaza etmeye çalışan bir kanun olduğunu belirten Şirin, Avrupa müktesabatına yüzde 90 uyumlu olduğunu ancak uygulamada sorunlar yaşandığını söyledi. Şirin son olarak 2018'de yasa taslağı hazırlandığını fakat Meclis'te onaylanamadığını hatırlatarak, şu an Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın böyle bir çalışması bulunmadığını ancak meslek birlikleri ile masaya oturulabileceğini ifade etti. İki gün boyunca sanat ve hukuk dünyasından birçok kişinin takip ettiği sempozyum, katılımcılara teşekkür belgesi takdimi ve hatıra fotoğrafı çekimi ile sona erdi. Sempozyumun tebliğleri her yıl olduğu gibi ilerleyen tarihlerde kitap olarak kurumların ve ilgililerin dikkatine sunulacak.Kaynak: Haberler.com / Eğitim Kültür Ve Turizm Bakanlığı Kültür Sanat Sempozyum Eğitim Turizm Sinema